Buzul Çağının Virüsü

... “Buzul Çaginin Virüsü“nde Bener’in ustaliginin yeni bir asamasina tanik oluyoruz. Yazar bu yapitinda alisilmis anlatim kaliplarini kirarak yasamayi kisitlayan bütün kosullara ve olgulara karsi dilin coskunlugu ve yogunluguyla meydan okumaktadir. Bener’in ince alayciligi da anlatimin siirselligine ayri bir boyut kazandirmaktadir. “Buzul Çaginin Virüsü“nün Türk Edebiyatinda seçkin bir yeri olacagina inaniyorum. (1984) -Cevat Çapan- “Faulkner’in söz krupiyeligi çagristiran örtük bir kurgulama ile ’ykü’lerini dagitiyor, topluyor Bener bu romanda. Imbikten geçirilmis, eleyerek kayda geçirilmis bozbulanik,bir o kadar da saydam bir panorama getiriliyor Buzul Çaginin Virüsü: Son 40 yilin Türkiyesi, tasra(lar), kirik umutlar, deccal, direnis, yayi gevsetilmis tutkular, kirik yaylar, tam bir hüzünkonçertosu. ...bu zorlu romanin konfeksiyon tipi okuru terletecegi açiktir. Ama, yazimizin en usta isi örneklerinden birini, hele birde güzelim bir ask romaniysa bu, geri döne döne okumak da yabana atilacak bir keyif degildir.“ -Enis Batur